Bu Dünya Kadınlar Günü'nde, UNFPA Türkiye sağlık, güvenlik, güçlenme ve üretkenlik konuları başta olmak olmak üzere Türkiye'deki kadınların karşı karşıya olduğu zorlukları ve bunları çözmenin önemini gündeme getiriyor. Bu zorlukların üstesinden gelmek, haklara, eşitliğe ve güçlenmeye ulaşmanın; aynı zamanda demografik dayanıklılık ve adil ve sürdürülebilir bir kalkınmanın anahtarı.
Ankara, Türkiye - Birleşmiş Milletler, bu yılki Kadınlar Günü'nde herkesin eşit haklara ve fırsatlara ulaşabileceği ve kimsenin geride bırakılmadığı eşit bir geleceği mümkün kılmak için iş birliği çağrısında bulunuyor. Bu vizyonun merkezinde, gelecek neslin, (özellikle genç kadınların ve ergenlik çağındaki kız çocuklarının) değişimin öncüleri olarak güçlenmesi yer alıyor.
Güçlü ve dayanıklı toplumlar için, bedenleri, hayatları ve gelecekleri hakkında kendi seçimlerini yapabilen sağlıklı, güvenli, güçlenmiş ve üretken kadınlara ihtiyacımız var, çünkü toplumsal cinsiyet eşitliği ve üreme sağlığı hakları, demografik dayanıklılığın ve sürdürülebilir kalkınmanın temeli. Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu, UNFPA Türkiye, bu 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde TÜM Kadınlar ve Kız Çocuklarının ihtiyaç duydukları hakları elde etmesi, potansiyellerinin açığa çıkarılması, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması ve kadının güçlenmesi için herkese #HareketeGeç çağrısında bulunuyor.
Bu vizyonu gerçekleştirmek için kadınların sağlığının, güvenliğinin, güçlenmesinin ve üretkenliğinin garanti altına alınması gerekiyor. Gelin, Türkiye'de kadınların karşılaştığı zorluklara ve UNFPA'in bu sorunların üstesinden gelmek için neler önerdiğine birlikte göz atalım:
SAĞLIK:
- Türkiye'deki 15-49 yaş aralığındaki kadınların yarısı, cinsel ilişkiler, modern gebelik önleyici yöntemlerin kullanımı ve üreme sağlığı konusunda kendi kararlarını veremiyor.
- En yoksul ve en az eğitimli olanlar arasında, neredeyse her 5 kadından 1'i kendi aile planlamasını yapamıyor ve istenmeyen gebelik riskleriyle karşı karşıya kalıyor.
- Türkiye’de kadınların ortalama yaşam süresi 80 yıl ve bu süre erkeklerden yaklaşık 5 yıl daha fazla. Öte yandan, kadınların ortalama sağlıklı yaşam süresi ise yaklaşık 56 yıl. Bu veriler, yaşlı nüfusun büyük çoğunluğunun kadınlardan oluştuğunu ancak yaşamlarının önemli bir bölümünü düşük yaşam kalitesiyle geçirdiklerini gösteriyor.
Olası çözümler ve UNFPA'in desteği:
- Kadınların sağlığı ve refahı, kaliteli üreme sağlığı hizmetlerine erişimin artırılması ve bilinçli seçimler ile mümkün olabilir.
- Kadınların bedenleri üzerinde söz sahibi olabilmesi, üreme sağlıklarıyla ilgili kendi kararları üzerlerinde baskı hissetmeden alabilmelerini sağlayabilir.
- Anne sağlığı alanındaki eşitsizlikleri ele almak pek çok hayatı kurtarabilir ve toplulukları güçlendirebilir.
UNFPA, kadınların ve kız çocuklarının #BedenimBanaAit diyebilmeleri için gereken bilgi, hizmet ve özgürlüğe sahip olduğu, kendi bilinçli seçimlerini yapabilecekleri ve sağlıklı hayatlar yaşayabilecekleri bir dünya için çalışıyor. UNFPA ayrıca, hükümetlerin demografik değişimlerle uyumlu doğurganlık dahil olmak üzere özel politikalar geliştirmelerini destekliyor. Bu kapsamda, etkin demografik veri analizi, nüfustaki değişimler için planlama desteği ve sağlık sistemlerinin güçlendirilerek aktif ve sağlıklı yaşlanma ve iklim değişikliğine uyum için çalışıyor.
KORUMA:
- Dünya çapında, her 10 dakikada bir kadın veya kız çocuğu, yakın partneri veya bir aile üyesi tarafından öldürülüyor.
- 1995'teki Beijing Deklarasyonu ve Eylem Platformu'ndan önce sadece 12 ülkede bulunan aile içi şiddete karşı yasal yaptırımlar, bugün 193 ülkede mevcut; bunların 354'ü özellikle aile içi şiddeti hedef alan yaptırımlar. Buna rağmen, yaklaşık 3 kadından 1'i hala, yaşamları boyunca en az bir kez fiziksel ve/veya cinsel şiddete maruz kalıyor.
- Buna paralel olarak, yasal yaptırımlara rağmen, Türkiye'de de her 10 kadından 4'ü fiziksel ve/veya cinsel şiddete maruz bırakılıyor. 4 kadından 1'i çocuk yaşta evlendiriliyor. Çocuk yaşta evlenen kadınların neredeyse üçte biri de 18 yaşından önce anne oluyor.
- TÜİK'in son verilerine göre, her 3 kadından biri, yaşadıkları mahallede gece tek başlarına yürürken kendilerini güvende hissetmiyor.
Olası çözümler ve UNFPA'in desteği:
- Adil ve dayanıklı bir toplum inşa etmek için toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve çocuk yaşta evlilik gibi zararlı uygulamalara son verilmeli.
- Kadınlar ve kız çocukları evde, işte, sokakta ve dijital dünyada, her alanda kendilerini güvende hissetmeli.
- Kadına yönelik şiddeti ortadan kaldırmak ve mağdurlar için adaleti sağlamak için yasal çerçeveler güçlendirilmeli.
UNFPA, hükümet ve sivil toplum ortaklarıyla çocuk yaşta, erken ve zorla evliliklerin önlenmesine dair programlar sunuyor; kadına yönelik şiddeti ortadan kaldırmak ve mağdurlar için adaleti sağlamak için yasal çerçevelerin güçlendirilmesini destekliyor. UNFPA, kadınların ve kız çocuklarının her yerde özgürce ve güvenle hareket edebilmelerinin garanti altına alınması için güvenli ve kadın dostu şehirler konusunda savunuculuk faaliyetleri yürütüyor. Ayrıca, erkeklerin toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesine katılımlarını sağlamanın temel bir ihtiyaç olduğunu bilerek erkekleri ve oğlan çocuklarını ilgili çalışmalara dahil etmek için çalışıyor.
EĞİTİM/GÜÇLENME:
- Türkiye genç bir nüfusa sahip, ancak bu 15-29 yaş arası nüfusun %26'sı ne eğitimde ne istihdamda (NEET). Bu oran, OECD ortalamasının (%13) neredeyse 2 katı.
- Genç kadınlarda ise bu oran %36 (OECD ortalaması %15). Bu veri, genç kadınların eğitime, eğitim fırsatlarına ve istihdama erişimde karşılaştıkları zorlukları ortaya koyuyor.
- Türkiye'de beş gençten biri üreme organları bilmiyor; gençlerin yarısı cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlardan haberdar değil ve %55'i HIV'i hiç duymamış.
Olası çözümler ve UNFPA'nın desteği:
- Kaliteli eğitim temel bir hak ve kadınların güçlenmesinin ve ekonomik katılımının temel itici gücü. Bu nedenle bütün kız çocukları eşit eğitim fırsatlarına erişebilmeli.
- Kadınların liderliği ve karar alma/yönetici rolleri her düzeyde teşvik edilmeli.
- Kadınlar güçlenme için yaşam boyu öğrenmeye, mesleki eğitime ve liderlik geliştirme programlarına erişebilmeli.
UNFPA, kampanyalar (#Bodyright) ve dijital araçlarla (#AMBER) kız çocuklarının ve gençlerin güçlenmesi, farkındalığın artırılması ve gelecekleri hakkında bilinçli kararlar almalarını desteklemek için kararlılıkla çalışıyor.UNFPA ayrıca kadınların toplumsal ve ekonomik kalkınmaya eşit katılımlarını sağlamak için kadınların güçlenmesi konusunda faaliyetler yürütüyor.
İSTİHDAM
- Türkiye'de kadınların işgücüne katılımı erkeklerinkinin neredeyse yarısı (%71'e karşın %35).
- Çalışan kadınların yaklaşık %35'i kayıt dışı istihdamda.
- Kadınların, iş yerinde yönetim pozisyonlarındaki oranı sadece %20.
- Türkiye'de kadınların evdeki ücretsiz bakım yükü erkeklere kıyasla 9 kata kadar daha fazla.
Olası çözümler ve UNFPA'nın desteği:
- Ekonomik büyümeyi ve toplumsal eşitliği teşvik için işgücü katılımındaki toplumsal cinsiyet farkı kapatılmalı.
- Kayıtlı işler, adil ücretler ve sosyal güvenlik korumaları ile kayıtlı istihdam teşvik edilmeli.
- Kadın ve aile dostu politikalar ile profesyonel iş ve evdeki bakım sorumlulukları dengelenmeli.
UNFPA, kadının işgücüne katılımını destekliyor ve bakım sorumluluklarının eşit şekilde paylaşılmasını sağlamak için çalışıyor. Ayrıca, ekonomik ve sosyal büyümenin daha kapsayıcı olması için iş ve aile hayatını dengeleyen kadın ve aile dostu politikalarla kadın sağlığına ve haklarına öncelik vermeleri için işletmeleri destekliyor.
Bu Uluslararası Kadınlar Günü'nde, UNFPA Türkiye herkese #HareketeGeç çağrısı yapıyor ve her kadının ve kız çocuğunun sürdürülebilir bir gelecek için potansiyelini gerçekleştirme fırsatına sahip olmasını destekliyor. Toplumsal cinsiyet eşitliği, sağlık, koruma, güçlenme ve istihdamdaki kritik zorlukların ele alınması ve ihtiyaca yönelik özelleşmiş programlar yürütülmesi ile mümkün. Herkes için adil ve eşit bir geleceğin garanti altına alınması ancak kadınların ve kız çocuklarının hakları, itibarı ve potansiyellerini gerçekleştirmeleri için hep birlikte mücadele edersek mümkün olabilir.