Yıkıcı 6 Şubat depremlerinin ardından neredeyse 2 yıl geçti. UNFPA, felaketin ilk gününden bu yana ortaklarıyla birlikte sahada. Adıyaman’da ABD Hükümeti’nin finansal desteği ve SGDD-ASAM (Sosyal Gelişim ve Dayanışma Derneği) ortaklığında, Kadın, Anne ve Çocuk Sağlığı Merkezimiz ve mobil hizmet birimlerimiz ile kadın sağlığı hizmetleri sunmaya devam ediyoruz. Aldıkları hizmetlerle güçlenen kadınlar, hikayelerini paylaşıyor.
ADIYAMAN, TÜRKİYE - Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Türkiye, Adıyaman’da ABD Hükümeti’nin finansal desteği ve SGDD-ASAM ortaklığında, sabit ve mobil hizmet birimleri ile depremden etkilenen kadın ve kız çocuklarına kadın sağlığı ve kadına yönelik şiddete dair önleme ve koruma hizmetleri sunuyor. Hizmetler kapsamında ayrıca, ergenlik, aile planlaması, doğum öncesi ve sonrası bakım, anne-bebek sağlığı gibi üreme sağlığı konularında farkındalık aktiviteleri düzenleniyor ve bireysel danışmanlık veriliyor. Desteklediğimiz kadınların hikayelerini kendilerinden dinleyin.
Remziye’nin hikayesi
Remziye, Adıyaman’da yaşayan 42 yaşında bir kadın. Depremi ilk kez 8 yıl önce Samsun’da yaşadı, evini kaybetti ve 2,5 yıl çadırda yaşadı. Daha sonra Adıyaman’a yerleşen Remziye ve ailesi burada da 6 Şubat 2023 depremini yaşadı. ”Bizi enkazdan ev sahibimiz çıkardı. Yaşamanız bir mucize, dedi.”
Deprem sonrasındaki süreçte psikolojisinin bozulduğunu söyleyen Remziye’nin yolu yaşadığı konteyner kentteki merkezimize düşüyor, hemşirelerle tanışıyor ve hizmetlerimize yönlendiriliyor. Remziye, bu temasın ardından dört farklı farkındalık oturumuna katıldığını anlatıyor: “Çocuk beslenmesinden, çocuklarıma nasıl davranacağıma kadar her şeyden konuşuyorduk. Buraya gelmek ve çalışanlarla sohbet etmek bana çok iyi geliyor, moral veriyor.”
Remziye, hamile olduğu süreçte de merkezden hem danışmanlık, hem anne-bebek kiti hem de diğer hizmetlere yönlendirme desteği aldığını söylüyor; “Maddi durumum yoktu ve bu zorlu süreçte bebeğim oldu. Bana çok destek oldular, kit verdiler, beni yönlendirdiler, bu sayede çocuk bezi evime kadar geldi.”
Rim’in Hikayesi
37 yaşında ve altı çocuk annesi Rim, Halep, Suriye’den Adıyaman’a uzanan zorlu göç hikayesini, “Savaştan çok zor kaçtık. İki küçük kız çocuğum ve ben, Türkiye’ye çok zor şartlarda geldik,” sözleriyle anlatıyor.
Rim ve ailesi Türkiye’de tam bir düzen oturtuyorken depremi yaşadılar ve en temel ihtiyaçlarına bile erişimde güçlük yaşamaya başladılar. UNFPA destekli mobil ekiplerimizden kadın hijyen kiti desteği alan Rim, merkezin sunduğu bireysel danışmanlık ve farkındalık oturumlarına da katıldığını anlatıyor. “Özellikle kadına yönelik şiddet ve çocukların korunması konusunda önemli bilgiler verdiler. Artık çocuklarıma nasıl davranmam gerektiğini daha iyi anlıyorum,” diyor.
Cemile’s story
Rim gibi Cemile de zorlu şartlarda yaşıyor. Adıyaman’da deprem sonrasında özellikle hijyen ve gıda malzemeleri gibi temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor. Bu süreçte UNFPA Türkiye destekli hizmet birimi ile yollarının kesiştiğini söyleyen genç kadın, mobil hizmet biriminin bizzat evine gelip sağlık kontrollerini yaptığını; ayrıca aldığı kadın hijyen kiti ile temel ihtiyaçları konusunda desteklediğini söylüyor.
UNFPA ihtiyaç sahibi kadın ve kız çocuklarına ulaşmak için Adıyaman’daki Kadın, Anne ve Çocuk Sağlığı Merkezinde verilen hizmetleri mobil hizmet birimleri ile de destekliyor. Mobil hizmet birimleri, ulaşılması güç bölgelerde yaşayan en kırılgan gruplardaki kadınlar için ebe, hemşire, sosyal hizmet uzmanı ve tercüman eşliğinde mobil sağlık hizmetleri sunuyor.
UNFPA, depremin ilk gününden beri ortakları ile birlikte sahada. Adıyaman’da ABD Hükümeti’nin finansal desteği ve SGDD-ASAM’ın iş birliğiyle başta kadınlar ve kız çocukları olmak üzere, kimsenin geride bırakılmaması için sağlık ve koruma ihtiyaçlarına yönelik bireysel danışmanlıklar, grup oturumları ve mobil hizmetlerle çalışmalarına devam ediyor.