Buradasınız

Dünyanın en fazla mülteci barındıran ülkesi konumundaki Türkiye, 3,6 milyonu geçici koruma altındaki Suriyeliler olmak üzere toplamda 4 milyona yakın mülteci ve sığınmacıya ev sahipliği yapıyor. Türkiye’de yaşayan mültecilerin yaklaşık 450 bininin çeşitli engellilik durumları var. Engelli mültecilerin pek çoğu ihtiyaç duydukları hizmetlere erişemiyor ve/veya haklarına ve var olan hizmetlere dair yeterli bilgiye sahip değil. UNFPA Türkiye, Avrupa Birliği İnsani Yardım Kurumu’nun finansal desteği ve Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD-ASAM) iş birliğiyle, engelli mültecilere yönelik özelleşmiş koruma hizmeti sunarken; sağlık, eğitim ve istihdam gibi diğer hizmetlere erişimleri konusunda eşit haklara ve eşit imkanlara sahip olabilmesi için çalışıyor.

ANKARA, TÜRKİYE - Alya, Türkiye’de yaşayan yüz binlerce engelli mülteciden sadece bir tanesi. İki yıl önce daha iyi bir hayat umuduyla Irak’tan Türkiye’ye göç eden 32 yaşındaki Alya, geçirdiği bir kaza sebebiyle 13 yaşından beri fiziksel engellerle yaşıyor. Irak’ta engeli yüzünden çeşitli zorluklarla karşılaşan Alya, kendisiyle birlikte Türkiye'ye gelen annesinin ona bakamayacağını söyleyerek Irak’a geri dönmesiyle mücadelesine tek başına devam etmek zorunda kaldı.

Annesi gittikten sonra her şeyin daha da zorlaştığını söyleyen Alya, hayatının UNFPA’in Ankara’daki engellilere yönelik hizmet birimi ile tanıştıktan sonra nasıl değiştiğini anlatıyor: “Kaybolmuş gibiydim, korkuyordum. Bir arkadaşım bana bu sıkıntılarımı dile getirebileceğim bir merkez olduğunu söyledi ve ben burayı aradım. Başta umutsuzdum; çünkü şimdiye kadar çok yere başvurmuştum ama bu sefer öyle olmadı. Önce korkularım tamamıyla geçti; çünkü bana psikolojik destek sağladılar. Ayrıca, sağlık hizmetlerine erişim konusundaki sorunlarımla da ilgilendiler. Evde tek başıma yaşadığım için sürekli hareketsizdim, onların yönlendirmeleriyle şu anda engelli sandalyem var.”

Alya, UNFPA ve SGDD-ASAM iş birliğiyle yürütülen hizmet birimi sayesinde artık daha umutlu: “Ben buradan önce kaybolmuş gibiydim, hem kimliğim yoktu hem de psikolojik olarak çok kötü hissediyordum. Hizmet birimiyle tanıştıktan sonra öncelikle fiilen var olduğumu hissettim; çünkü kimliğimi çıkarma konusunda bana destek oldular, haklarımı yine burada öğrendim. Bu destekleri sayesinde ışığı tekrar gördüm.”

 “Birkaç defa acil müdahale gerektiren rahatsızlıklarım oldu, hastaneye gitmem için destek sağladılar. Dil konusunda da sürekli destek sundular. Bu sayede artık hastanede ve günlük hayatta işlerimi çok daha rahat hallediyorum.” diyor Alya.

“Hizmet birimi sadece bir kişinin hayatına dokunmuyor; benim gibi birçok kişinin hayatına dokunuyor,[IB(A1] ” sözleriyle bu desteğin önemini anlatıyor anlatıyor Alya; “Bunun ne kadar büyük bir iş olduğunu düşünebiliyor musunuz? Tanımadığınız bir kişi var ve o kişi engelli, siz ona destek olmazsanız o hareket edemiyor. Bu yardım sayesinde o kişi hayata tutunuyor, bu çok büyük bir şey”.

Yeniden yeşeren umudu Alya’nın çok sevdiği şiirlere de geri dönmesini sağladı: “Ben eskiden şiir yazardım; ancak zorlu yaşam koşulları, yalnız yaşamak, hareket edemiyor olmak bir süre sonra şiir yazmamı engellemişti. Hizmet biriminden aldığım destekler sayesinde yeniden başladım.”

Avrupa Birliği İnsani Yardım Kurumu’nun finansal desteği ile UNFPA Türkiye ve Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD-ASAM) iş birliğiyle yürütülen “En Kırılgan Grupların Koruma ve Sosyal Hizmetlere Erişiminin Artırılması Projesi” kapsamında, Ankara ve İzmir’de yaşayan engelli bireylere yönelik hizmet birimi çalışmalarına devam ediyor. Merkezler, engelli mültecilerin sosyal koruma ve ihtiyaç duydukları diğer hizmetlere erişiminin artırılması amacıyla, bilgilendirme, psikososyal destek ve yönlendirme hizmetleri ile hukuki danışmanlık ve haklar ve sorumluluklar konularında farkındalık geliştirme alanlarında destek veriyor - Alya gibi binlercesi yeniden hareket edebilsinler, ihtiyaç duydukları hizmetlere erişebilsinler, yeniden şiir yazabilsinler ve yeniden hayata tutunsunlar diye...