Buradasınız

Mersin'de bir çadırkentte yaşayan Suriyeli bir göçmen Meryem El Matar. Normal koşullarda bile ailesinin sağlığını korumakta güçlük çekerken. Türkiye'deki COVID-19 vaka sayısının 126 bin kişiyi bulmasıyla beraber Meryem, çocukları için sağlıklı bir ortam oluşturma konusunda hayli kaygılı...

Suriye'de süregelen korkunç savaş nedeniyle Meryem ve ailesi 4 sene önce Türkiye'ye sığınmışlardı. Hem kendisi, hem de çocukları için daha iyi bir hayat umuduyla Adana'ya yerleşen Meryem'in eşi evi terk etti ve bir daha dönmedi. Yabancı bir ülkede, hiç bilmediği bir şehirde yapayalnız kalan Meryem ve iki çocuğu Ömer ve Delal,  son 2 yıldır Mersin’in Tarsus ilçesindeki Yeşiltepe Köyünde yaşıyor. Meryem, Türkiye’de tanıdığı tek akrabasına yakın olabilmek için Mersin’e taşındı.

Meryem de bölgedeki binlerce mülteci ve göçmen gibi mevsimlik tarım işçiliği yapıyor. Her iki günde bir çocuklarını komşusuna emanet edip ağır şartlar altında, düşük günlük ücretlerle seralarda çalışıyor.

Küçük ve dar bir çadırı paylaşıyor Meryem ve iki çocuğu. "Zor şartlarda yaşıyoruz ve çalışıyoruz" diyor UNFPA ekibine Meryem. "Hijyen olanakları ise kısıtlı."

Ömer ve Delal çok sık hastalanıyordu ve ikisine de çocukluk aşıları uygulanmamıştı. Tüm bu mücadele sürerken, aile Türkiye'nin sınırlarında şiddeti artan salgına dair de çok az bilgiye sahipti.

Mobile health workers teach proper handwashing techniques and check residents' temperatures. © UNFPA Turkey/Esma Yılmaz
Sağlık çalışanları düzgün el yıkama tekniklerini öğretiyor;
çadır sakinlerinin ateşlerini ölçüyor. © UNFPA Turkey/Esma Yılmaz

Çadırdan Çadıra Hizmet

Yeşiltepe'ye mobil hizmet birimlerinin gelmesiyle beraber Yeşiltepe'de hayat değişmeye başladı. Mersin İl Sağlık Müdürlüğü'nün katkılarıyla sürdürülen bu hizmet kapsamında çoğunlukla mültecilerden oluşan mevsimlik tarım işçilerinin yaşadığı çadır yerleşimleri UNFPA tarafından düzenli olarak ziyaret ediliyor.

Mobil sağlık ekipleri çadırları teker teker ziyaret ederek ailelerin ihtiyaçlarını belirlediler; aileleri ölümcül koronavirüs hastalığı konusunda bilgilendirdiler.

Çadırlardaki yaşam koşulları özellikle sosyal mesafeyi korumayı ve düzenli el yıkamayı zorlaştırıyor. Bu nedenle çadır yerleşiminde yaşayanlar COVID19 açısından daha yüksek risk altındalar.

Yerleşimcilerin çoğu plastik veya kanvas çadırlarda bir kısmı ise konteynırlarda yaşıyor. Su tedarik imkanları yerleşimden yerleşime değişse de yaşayanların bazıları su kesintisi halinde depolar ve su pompalarına bel bağlamak zorunda. Tuvalet ve banyoların ise çoğu umumi.

Mobil sağlık ekipleri, çadır sakinlerinin COVID19 semptomları konusunda bilinçlendirilmesi için bilgilendirici broşürler dağıttı. Çadır yerleşimin sakinleri bu uygulamayla beraber düzenli hijyen kuralları ve el yıkama tekniklerini dikkatlice uyguluyor. Sabunlar düzenli olarak dağıtılıyor; semptom gösteren bireyler ise en yakın sağlık kuruluşuna sevk ediliyor.

Meryem, ekiplerin ilk ziyaretinden bir hayli heyecanlanmış ve etkilenmişti. Meryem'in iki çocuğu da Tarsus Göçmen Sağlığı Merkezi’ne yönlendirildi, burada muayeneleri ve aşıları yapıldı. Meryem, Türkiye’de yaşayan mültecilere yönelik destek programları hakkında bilgilendirildi. Mültecilere ve göçmenlere yöneli mail yardımlara başvuru süreçleri desteklendi.

Mobile health workers check on the welfare of families and provide information about infection control. © UNFPA Turkey/Esma Yılmaz
Mobil hizmet birimi sağlık çalışanları ailelerin sağlık durumunu kontrol ediyor ve
hastalığa dair bilgilendirme yapıyorlar. © UNFPA Turkey/Esma Yılmaz

Bilgiyle Gelen İç Rahatlığı

Meryem, UNFPA ekiplerini aile gibi görüyor ve her ziyaretlerinde  çadırında misafir olmaları için ısrar ediyor.

Özellikle COVID-19 konusunda sağlanan desteğin, ailesini nasıl koruyabileceğini öğrenmenin içini rahatlattığını söylüyor Meryem. “Biz zor şartlarda yaşıyoruz, hijyen imkanlarımız kısıtlı ama sayenizde bu işin ciddiyetinin farkına vardık. Artık hem çocuklarımızı hem de kendimizi virüsten korumak için çok daha dikkatliyiz, sürekli elimizi yıkıyoruz ve birbirimize çok yaklaşmıyoruz” 

Mevsimlik tarım işçiliğinin elzem olarak görülmesinden ötürü çadır yerleşimleri karantina süreciyle beraber gelen hareket kısıtlılığından muaflar. UNFPA'in sürdürdüğü hastalık tarama sürecinde mobil hizmet birimleri, çadır yerleşimi sakinleri arasında şimdiye kadar salgınla alakalı bir vaka artışı gözlemlemedi.

UNFPA mobil hizmet ekipleri Sağlık Bakanlığı ile işbirliği içinde sadece Mersin’de değil Adana, Bursa, Şanlıurfa ve İzmir'de de sahada. UNFPA, binlerce mülteci, göçmen ve mevsimlik tarım işçisine hem sağlık hem de koruma hizmetleri götürmeye devam ediyor. Bu hizmetler,  AB Sivil Koruma ve İnsani Yardım Operasyonları  tarafından finanse ediliyor.