Buradasınız

Suriye savaşının başladığı 2011 yılından bu yana 13 milyondan fazla insan zorla yerinden edildi, 6.5 milyondan fazla kişi ise can güvenliği için ülkelerinden göç etmek zorunda kaldı. 200 binden fazla sivil hayatını kaybederken, yüz binlerce kişi de çeşitli şiddet türlerine maruz kaldı. Çatışmalarda yaygın olarak görülen şiddet türlerinden biri de cinsel şiddet. Hem insan hakları hem de halk sağlığı meselesi olan cinsel şiddet, kişinin bedeni üzerinde söz sahibi olma hakkını ihlal etmekle kalmıyor, fiziksel ve ruhsal travmalara da neden oluyor. UNFPA Türkiye, Avrupa Birliği İnsani Yardım Kurumu’nun finansal desteğiyle yürütülen proje kapsamında Erkekler ve Oğlan Çocukları Hizmet Birimleri ile cinsel şiddete maruz kalmış ve/veya cinsel şiddet riski altında yaşayan mülteci erkekleri ve oğlan çocuklarını destekliyor.

TÜRKİYE – 2011 yılında Suriye’de askerliğini yaparken çok zor günler yaşadı Mehmet. Uykularını bugün bile kaçıran olaylara tanık oldu ve maruz kaldı. Mehmet’in hikayesi, bize ayrımcılığın ve ötekileştirmenin yol açabileceği derin yaraları gösteriyor.

Mehmet, Suriye Daraa’da askerlik yaparken mezhebi sebebiyle ayrımcılığa uğradığını ve dokuz gün boyunca tuvaleti bile olmayan bir hapishanede kaldığını anlatıyor. “Bizi -3 derecede şortla dışarı çıkartıp diz üstü yürütüyorlardı ve o esnada üstümüze buzlu su döküyorlardı.” diye anlatıyor Mehmet. Ve hem kendisine uygulanan hem de şahit olduğu şiddeti, yıllar sonra bile kabuslarında hala yaşamaya devam ettiğini söylüyor.

Orduda görev yaparken, kadınlara cinsel saldırıda bulunulduğuna da şahitlik etti Mehmet, terörist bir grup tarafından kaçırılıp 6 ay boyunca tutsaklık da yaşadı. Bu sırada ağır işkencelere maruz kaldı, çocuklara uygulanan fiziksel ve cinsel şiddete şahit oldu. “Bir çocuğa yardım etmeye çalıştığım için neredeyse infaz ediliyordum.” diyor ve ekliyor “En zoruma giden şey ise, bütün bunlara maruz kalırken elimin kolumun bağlı olmasıydı.”

2012 yılında Türkiye’ye göç eden genç adam, bugün 30 yaşında. Hala uykularını kaçıran o anıları ne eşine, ne babasına anlatabildi. Tam da yaşadıklarıyla baş etmekte zorlandığı bir noktaya geldiğinde Mehmet’in yolu UNFPA ile, İzmir’deki Erkekler ve Oğlan Çocukları Hizmet Birimi'nde kesişiyor.

Mehmet önce bir dava süreci ile ilgili hukuki danışmanlık hizmeti almak için başvuruyor birime. Sonrasında ise merkezin sağlık danışmanı ve psikoloğu ile görüşüyor ve psikososyal destek almaya başlıyor.

Artık kendini daha rahat hissettiğini ve önünü daha iyi görebildiğini söyleyen Mehmet, “Şimdiye kadar kimseye anlatamadıklarımı sonunda biriyle paylaşabilmek iyi geliyor. Daha önce ‘karşı tarafa neden anlatayım ki’ diyordum ama burada farklı bir ilgi ve yaklaşım gördüm, bunları konuşmanın psikolojik olarak daha iyi geleceğini fark ettim.”

Mehmet bu destekler sayesinde özgüvenini geri kazanmaya, ailesi ve çevresiyle de daha sağlıklı iletişim kurmaya başladığını söylüyor. Kendisi gibi şiddet mağdurlarına bir de mesajı var: “Umudunuzu asla kaybetmeyin.”

Avrupa Birliği’nin finansal desteğiyle, UNFPA Türkiye tarafından Pozitif Yaşam Derneği iş birliğiyle yürütülen Erkekler ve Oğlan Çocukları Hizmet Birimleri, Mehmet gibi cinsel şiddete maruz kalmış ve/veya cinsel şiddet riski altında yaşayan mülteci erkeklerin ve oğlan çocukların desteklenmesini amaçlıyor. 

Hizmet birimlerinde, cinsel şiddete yönelik vaka yönetimi, psikososyal destek, hukuki danışmanlık, dış hizmetlere yönlendirme, eşlik ve benzeri koruma hizmetleri sunuluyor, farkındalık aktiviteleri gerçekleştiriliyor. Güvenli alanlar olarak tasarlanan hizmet birimleri, saha çalışmaları ile daha binlerce ihtiyaç sahibine ulaşmayı hedefliyor. Avrupa Birliği tarafından finanse edilen merkezlerde, bütüncül bir destek yaklaşımı çerçevesinde ABD Hükümeti'nin finansal desteğiyle cinsel sağlık ve üreme sağlığı danışmanlık hizmetleri de veriliyor.