Go Back Go Back
Go Back Go Back
Go Back Go Back

“Kırmızı ojemi sürer, ardından orman yangınlarını söndürmek için uçarım”

“Kırmızı ojemi sürer, ardından orman yangınlarını söndürmek için uçarım”

Haberler

“Kırmızı ojemi sürer, ardından orman yangınlarını söndürmek için uçarım”

calendar_today 27 April 2018

Türkiye’nin öncü kadınları #1 - Türkiye’nin ilk ve tek yangı söndürme helikopter pilotu Burcu Dinçer ile.
Türkiye’nin öncü kadınları #1 - Türkiye’nin ilk ve tek yangı söndürme helikopter pilotu Burcu Dinçer ile.

Türkiye’nin öncü kadınları #1

Türkiye’nin ilk ve tek kadın yangı söndürme helikopter pilotu Burcu Dinçer ile, tecrübelerinden, erkek egemen bir ortamda çalışmak konusundaki gözlemlerinden ve bu gibi alanlarda çalışmak isteyen diğer kadınlar için standartları nasıl belirlediği hakkında konuştuk.

Antalya’da ılık bir ilkbahar günü, Türkiye’nin ilk ve – şimdilik – tek kadın yangın söndürme helikopter pilotu olan Burcu Dinçer ile buluştum. Yangın söndürme helikopterlerinin yıllık bakımları için tutulduğu havaalanına kadar olan sürüşümüz sırasında, kendisinin çocukluk yıllarındaki hayallerinden, yetişkinliğe uzanan kariyer yolculuğundan konuştuk.

Burcu Dinçer arkadaş canlısı ve rahatça konuşulabilecek bir insan. Çalıştığı “maskülen” iş ortamına ragmen, kadınlığını gururla taşıyan bir kişi. Bana gülümseyerek, “Kendime iyi bakmayı seviyorum. Kırmızı ojemi sürüp, ardından orman yangınlarını söndürmek için uçarım” dedi. Burcu Dinçer, kendini erkeklerden oluşmuş iş arkadaşları arasında erkeksi bir duruş sergilemek zorunda hissetmiyor.    

Çocukluk hayallerinin peşinden koşmak

Küçük bir kız çocuğuyken, uçmanın mekaniğinden çok, uçma kavramı ve uçaklar konusuna büyük ilgi duyuyordu. “Ankara’da, Esenboğa yakınlarındaki evimizde yaşadığımız dönemde uçaklara olan ilgim gelişti. O yıllarda, kendimden geçerek askeri uçakların kalkışlarını izler, uçak motorlarının gümbürtüsünü dinlerdim.” Bu kendini adamışlık, lise yıllarında bir kariyer tercihine döndü. “Lise yıllarımda, pilot olmaya karar verdim. Bir uçağı uçarabilecek seviyeye ulaşabilmek için sistemaktik bir şekilde çalıştım. İngilizce öğrenme masraflarını karşılayabilmek için, üniversite yıllarında yarı zamanlı işlerde çalıştım, marketlerde promosyon elemanlığı gibi işlerde çalıştım. Yeteri kadar para biriktirdiğimde, yabancı bir ülkede bulunan bir İngilizce kursuna kayıt oldum. Ailemin de desteği ile, ulaşım masraflarını karşılayabildim. İngilizce dil eğitimi almak için Kamu Yönetimi eğitimimi dondurdum, İngilizce eğitimini tamamlayıp, üniversite eğitimime kaldığım yerden devam ettim. Mezun olduktan sonra, ilk iş olarak uçuş okuluna kayıt yaptım. İki buçuk yıl sonra, sertifikalı ve Boeing 737-800 uçaklarını uçurabilecek bir pilot olarak programı başarıyla tamamladım.

Havaalanına vardığımızda, bizleri Burcu Dinçer’in uçuş ekibinden kişilerden biri karşıladı. Park halindeki helikopterlerin üzerine tırmanmış çalışan teknik servis, motor parçalarını değiştiriyor ve bir takım testler yapıyorlardı. Burcu bu ortamda gayet rahat gözüküyordu, ki çalışma arkadaşları da aynı şekilde Burcu’nun olduğu ortamda rahat davranıyorlardı. Burcu’ya saygı duydukları belliydi. Bu saygı onun kadın olmasından çok, Burcu’nun işini ciddiyetle yapan bir ekip üyesi olmasından kaynaklı olduğu aşikardı. Konu hakkında görüşlerini sorduğumda, “Havacılığı bilmeyenlerin var saydığı ve doğru olmayan ‘bu ortamlar kadınlara göre değil’ çıkarımı var. Bu önyargı, ‘kadınlar bu tip ortamlarda fazla baskı altında ezilir’ yanlış çıkarımına neden oluyor. Evet, yangın söndürme helikopteri ekibinde olmak fiziksel ve psikolojik olarak oldukça talepkar olabiliyor, bu doğru; evet, bu iş aynı zamanda çok stresli. Fakat unutulmamalı ki bu iş aynı zamanda bir sisteme dayalı ve disiplin isteyen bir ekip işi. Evet, bu zor bir iş, ama bana olduğu kadar erkekler için de zor bir iş. Aslına bakılırsa, bu iş kas gücünden çok zihin gücü istiyor.”  

Burcu Dinçer’e motivasyon kaynağını sordum. Bana tek kelime ile cevap verdi, “kararlı olmak” ve ekledi. “Kadın ya da erkek olmanızdan bağımsız olarak, bir kere hayatta ne olmak ve ne yapmak istediğinize karar verdikten sonra, çocukluk hayalinizi bir gerçekliğe dönüştürmeniz kaçınılmaz”.

Burcu Dinçer’in başarı reçetesi

Burcu Dinçer her işi kolaylıkla yapabilecek bir kişiymiş izlenimi bırakıyor. Pilot olma sürecinin zorlayıcı olup olmadığını sordum. Burcu’nun cevabı, cinsiyet eşitliğinin önündeki engelleri yerle bir edecek güçlü bir prensibe dayanıyor: “Kararlılık”. Burcu, detaylandırdığı cevabında, “Bugün olduğum noktaya gelebilmek için çok çabaladım ve çalıştım. Bir defasında, çok iyi hatırlıyorum, bir sınava hazırlanırken, bir ay boyunca pencereden bile bakmaya tenezzül etmeden odama kapanıp o sınava hazırlanmıştım, sınavı geçmeye o kadar çok odaklanmıştım. Bu çalışma şekli bana zorlukmuş gibi gelmedi işin açıkcası. Sınavı başarıyla geçmek istiyordum, kararımı verdim, oturdum ve gereken hazırlığımı yaptım, hepsi bu.” Bu cevabı duyunca, acaba sosyal hayatı nasıl diye sormayı düşündüm ama o da bunu sezmiş olmalı ki ben sormadan o cevapladı, “Beni yanlış anlamayın, aslına bakılırsa çok sosyal bir insanımdır, çok arkadaşım var, ve onlarla vakit geçirmeyi çok severim.”

Yapılan işin risklerini düşününce, havacılık sektöründe ortalama bir pilot olmak söz konusu bile değil. Burcu Dinçer de aynı şekilde düşünüyor, “Pilotluk, -mış gibi yapabileceğiniz bir iş değil. Kendi ekibinizi tehlikeye atmamak için her şeyi tüm detayıyla bilmeniz gerekiyor. Sadece kadın olduğum için ekibim bana asla müsamaha göstermez; uçuşlarda görevimi kusursuzca yapmalıyım.”   

Bu alanda ilk kadın olmak riskli

Şu anda yaptığı işi kabul ettiği için hiç bir pişmanlığı olup olmadığını sordum. Soruma cevabı, “Ekibimle çok iyi bir ilişkim var. Beni takdir ediyorlar ve ben de bu ekibin parçasıyım diye çok mutluyum. İtiraf etmeliyim ki, başlangıçta zordu. Şimdi anlıyorum, bu görevi kabul ederek aslında ben diğer kadınlar adına büyük bir risk almışda oldum. Bu işte başarısız olsaydım, diğer kadınlar için büyük bir kayıp olurdu, tam bir felaket olurdu. Kendimi ispat ettiğim için, bu alanda çalışmak isteyen diğer kadınlara da kapıyı açmış oldum. Aksi takdirde, bu işi yapamasaydım, ‘bak gördün mü bu işler kadınlara göre değil’ mesajı hemen yayılırdı”     

Bu alanda kadın olmanın avantajları nelerdir?

Burcu Dinçer hakkında yayımlanmış diğer yazılarda, bir kadın olarak zorlukları nasıl aştığına dair bir yaklaşım izlenmiş. Ben, daha farklı bir yaklaşım izlemek istediğim için, bu alanda çalışan bir kadın olarak hangi avantajlara sahip olduğunu sormak istedim. Hiç duraksamadan cevap veren Burcu Dinçer, “Kadın pilot olmanın en büyük avantajı bizler erkeklere nazaran çok daha sistematik çalışıyoruz. Ben ilk uçuşumdaki notlarımı hala tutuyorum, notlarımı ve o ilk tecrübenin bana öğrettiklerini sürekli kafamdan geçiriyorum. Erkeklerin bazen kendilerine fazla güvenme eğilimi gösterebiliyorlar, bu yüzden de yetileri konusunda fazla emin olabiliyorlar.”

Aynı zamanda kadınların da bazı noksanları olabileceğine de vurgu yaptı; “Biz kadınlar, kendi yetilerimizi hafife alabiliyoruz ki bu da belirsizliklere yol açıyor. Bu belirsizlik bizlerin her sürecin üzerinden ikii hatta üç defa geçme alışkanlığı geliştirmemize neden oluyor. Ancak bu alışkanlık bizlerin bazen fazla mütevazi olmasına da yol açabiliyor. Sonuç olarak, utangaç ve sessiz olmaya meyilli oluyoruz. Başarılarımızı dünya ile paylaşmak için sesimizi daha çok çıkartabilmeliyiz. Erkekler kendileri ile gurur duyduğunda, bizlerden çok daha rahat bir şekilde kendilerini ifade edebiliyor; bizler de aynı şekilde davranabilmeliyiz.”

Burcu Dinçer’den kariyer tavsiyeleri

Genç kız ve erkekler için Burcu’dan kariyer tavsiyesi almak istedim. Söyledikleri her lise ve üniversite öğrencisinin kendisine bir pay çıkartabileceği türden: “Kariyerim konusundaki kararlarımı asla para üzerine kurmadım. Önce ne yapmak istediğime karar verdim. Her zaman tecrübeyi paranın önüne koydum. Görüyorumki bazı insanlar, sadece para kazanmayı hedefliyor, sonrasında perişan bir hayatları oluyor. Ben her ne kadar çok gürültülü ve çok sıcak bir kokpitte, son derece sıcak orman yangınları üzerinde oldukça stresli uçuşlar yapsam da, bir gün bile kendimi perişan hissetmedim. Yorgun ve tükenmiş hissettim, ama ertesi gün, çok yorucu bir uçuştan sonra bile, her zaman bir sonraki uçuşa hazır oldum. Bir gün hastalık izni kullanmadım, ya da sabahın ilk ışıklarından gün batımına kadar süren uçuşlardan sonra tükenmişlik ve çaresizlikten ‘ben artık bu işte yokum!’ diye isyan etmedim. Peki neden? Çünkü işimi tutkuyla yapıyorum.    

Burcu Dinçer çok mücadele isteyen ama çok da destek gördüğü bir ortamda çalışıyor. Unutulmamalı ki Burcu Dinçer bu desteği kararlılığı sayesinde kazanmış, cinsiyet eşitliğinin önünde duran engelleri kararlılığı ve disiplinle aşmayı başarabilmiş bir kadın kendisi. Burcu Dinçer’in bize ışık tuttuğu konu aslında kişinin başarısızlıkları ve noksanlıklarının esaretinde yaşamak yerine kendi güçlü olduğu alanlara odaklanması ve bu yolda ilerlemesi oldu. Konuyu Burcu’ya sorduğumda, “Pilot olmak için eğitim alırken, kadın olmamın bir sorun olacağını hiç düşünmemiştim. Sınavları geçebilmenin çok daha zor bir süreç olduğuna dair bir inancım vardı” dedi.

Burcu Dinçer, günümüzde cinsiyet eşitliğinin önündeki engelleri aşmanın nasıl mümkün olduğunu gösteren canlı bir örnek. Yeteri kadar kararlıysan, olağanüstü baskının altında ezilmeden kendini ispat edebilmek için erkeklerden fazlasını ortaya koymaya hazırsan, diğer kadınlar adına kapıları bir bir açabilirsin. Tüm bu çaba seni alanında öncü bir kadın olmana da yol verecektir.

Burcu Dinçer’in bir sonraki büyük planı ne?

Uzak gelecekte, uçuş eğitmeni olmak istiyorum. Fakat uzmanlık alanımda bir otorite olarak görülebilmek için, önce yeteri kadar uçuş tecrübesi edinmem gerekiyor. Havacılık alanında en çok aranan eğitimci olmak istiyorum.”


Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA)

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), 1969 yılında kuruldu ve dünya çapında nüfus konusunda uluslararası finansmana sahip en büyük yardım kaynağı olan UNFPA, sürdürülebilir kalkınmayı destekleyen politikalar ve stratejiler oluşturulması konularında 150’yi aşkın ülkede faaliyet göstermektedir. Çalışmalarına proje temelli olarak başlayan Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), 1971 yılından bugüne Türkiye’de; üreme sağlığı, toplumsal cinsiyet eşitliğinin desteklenmesi; kalkınmayla ilgili verilerin toplanması, kullanımı ve yaygınlaştırılmasının artırılması, ve insani yardım konularında çalışmalar yapmaktadır. Bu çerçevede ilk Ülke Programı 1988 yılından 1992’ye kadar sürmüş, şu anda ise Altıncı Ülke Programı (2016-2020) yürütülmektedir.

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), her gebeliğin istenilen gebelik olduğu, her doğumun güvenli gerçekleştiği ve her gencin içindeki potansiyelini ortaya çıkarabildiği bir dünya için çalışır. UNFPA, bu hedefe ulaşabilmek için, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nden (SKH) özellikle 5 tanesine yoğunlaşmıştır: 

  • SKH 3: Sağlıklı Bireyler, 
  • SKH 5: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği,
  • SKH 10: Eşitsizliklerin Azaltılması,
  • SKH 16: Barış, Adalet ve Güçlü Kurumlar,
  • SKH 17: Hedefler için Ortaklıklar

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Sosyal Medya Hesapları:

Facebook: UNFPA.Turkey  Twitter: UNFPATurkey  Instagram: unfpa_turkey  YouTube: UNFPATurkey


Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) İletişim Uzmanı tarafından yazılmıştır - Nisan 2018