Koruyucu periler sadece peri masallarında olabilir, ancak gerçek dünyadaki kızların da kendi tarafında birine ihtiyacı var. Türkiye'de yaşayan Iraklı genç bir göçmen olan Hele, UNFPA’in kadınlar ve kız çocukları için hizmet veren güvenli alanı sayesinde eğitime erişebildi. "Ailem, birine eş olmadan önce, okula gitmem gerektiğine ikna ettiler." Hele şimdi ortaokulu bitiriyor ve üniversite okumanın hayalini kuruyor.
ESKİŞEHİR, TÜRKİYE - “Eğer Türkiye’ye gelmeseydik ve bu merkezi bulmasaydık, şu anda okula gidemiyor ve çoktan evlenmiş olurdum” diyor Hele, Türkiye’de yaşayan Iraklı genç göçmen.
Hele 16 yaşında. Ailesiyle birlikte savaş yüzünden Irak’tan kaçıp Türkiye’ye geldi. Bu yüzden de beşinci sınıftan sonra okulu bırakmak zorunda kaldı.
“Bizim kültürümüzde, kız çocukları erken yaşta evlendirilir. Bu çok yaygın bir uygulama, özellikle kız çocuk okumuyorsa. Ben erken yaşta evlenmek istemiyorum” diyor Hele. UNFPA’in Eskişehir Osmangazi Üniversitesi iş birliği ile hizmet veren Eskişehir’deki kadınlara ve kız çocuklarına yönelik “Kadın Sağlığı Danışma Merkezi” merkezi sayesinde, Hele Türkiye’de eğitimime devam etme şansı yakaladı. “Önce ailemin güvenini kazandılar. Sonra da onları bu yaşta birine eş olmamam ve okula gitmem gerektiği konusunda ikna ettiler. Bu sayede hayatım tamamen değişti.”
2017 yılında ailesiyle birlikte savaştan kaçıp Türkiye’ye geldiğinde 13 yaşındaydı Hele. Kız çocuklarının kendilerini değersiz hissettikleri, erkek çocuklarına tanınan eğitim hakkı gibi fırsatların kız çocuklarına tanınmadığı, ailelerin ve toplumun kız çocuklarını evde kalmaya zorladığı, hareketlerini ve dış dünyayla ilişkilerini kısıtladığı ve hatta onları çocuk yaşta evlenmeye teşvik ettiği bir toplumda büyüdü. UNFPA’in insani yardım hizmetleriyle tanışana kadar ailesiyle birlikte geldiği Türkiye’de de durum bundan çok da farklı değildi. Bu karşılaşma Hele için değişimin başlangıcıydı.
“İlk aylar çok zordu. Türkçe’yi ne konuşabiliyor ne de yazabiliyordum. Ailem güvende hissetmiyordu ve dışarı çıkmamıza bile izin vermiyorlardı. Bizi yeniden okula göndermeyi düşünmediler bile. Büyük ihtimalle çocuk yaşta evlenip gidecektik. Sonra ben Türkçe dil kursu veren bu merkezi duydum. Ailemle birlikte gittik. Onlar da mülteci ve göçmenler için yapılan oryantasyona katıldılar. İşte bu oryantasyonla birlikte bir umut ışığı doğdu. Ama sonrası hayallerimin de ötesindeydi.”
Türkçe öğrenmeye başlayan ve merkezin sağladığı hizmetlerle güçlenen Hele’nin erken yaşta evlilikle ilgili korkuları da kısa zamanda kayboldu. Bu korkuların yerini üniversite hayallerinin alması ise uzun sürmedi.
“Ailem merkeze güvendi. Fark ettiler ki burada sağlanan hizmetler sadece faydalı değil aynı zamanda hayatımızı olumlu yönde değiştirebilecek çok büyük fırsatlar. Böylelikle hem Türkçe derslerine gitmeme hem de okulumu tamamlayabilmem için gereken tamamlayıcı dersleri almama izin verdiler. Yani burada sadece Türkçe öğrenmiyorum aynı zamanda ortaokulu uzaktan bitirmeme yardımcı olacak hazırlık derslerine de katılıyorum. Dahası da var. Bir de tiyatro ve okçuluk dersleri aldım, yeni arkadaşlar edindim. Özgüvenimi geri kazandım.”
Hele şimdi üniversiteye gitme hayalleri kuruyor ve UNFPA’nin ona ettiği gibi o da başka insanlara yardım edebileceği bir meslek sahibi olmak istiyor.
Kadınlar ve Kız Çocukları için Güvenli Alanlar projesi, İsveç’in Kalkınma İşbirliği Ajansı - SIDA’nın finansal desteği ile, mülteciler ve göçmenler başta olmak üzere en kırılgan durumdaki kadınlara ve kız çocuklarına yönelik cinsel sağlık ve üreme sağlığı ile toplumsal cinsiyete dayalı şiddeti önleme ve müdahale hizmetleri ve psikososyal destek sağlanıyor. Merkezlerde ayrıca meslek, dil ve hobi kursları, tiyatro ve okçuluk dersleri ile piknikler gibi sosyalleşme etkinlikleri de düzenleniyor.