Eşit bir dünya, ancak farklı kimliklerin tanınması ve bunlara saygı gösterilmesi ile mümkün olabilir. Cinsel yönelimi, cinsiyet kimliği, cinsiyet ifadesi, cinsiyet özellikleri veya HIV statüsü ne olursa olsun, her bireyin, ayrımcılık ve şiddete maruz kalmadan özgür ve eşit yaşam hakkı, en temel insan hakkıdır. Bu, herkesin insan haklarına ve onurlu yaşam hakkına saygı duymamız gerektiği anlamına geliyor. Bu hakları gerçeğe dönüştürmek için, dünya çapında eyleme ihtiyacımız var.
İlerlemeye rağmen, en kırılgan grupların bazıları için devam eden ayrımcılık ve damgalama, bu kişileri hak ihlallerine karşı oldukça savunmasız hale getirip sağlık hizmetlerine erişimlerinin sınırlanması gibi birçok diğer eşitsizliğe de yol açarken, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar da dahil olmak üzere sağlık konusunda ciddi eşitsizlik yaratabiliyor. İnsani kriz durumlarda bu eşitsizlikler artıyor. Damgalama ve ayrımcılık, mülteciler ve göçmenler başta olmak üzere en kırılgan grupları, temel bilgi ve hizmetlere erişimden başlayarak, daha da fazla eşitsizlikle yaşamak zorunda kalma riskiyle karşı karşıya bırakıyor. Bu durumun hayati sonuçları olabileceği gibi, ayrımcılık ve ihmal nedeniyle barınma ve afet yardımı elde etme mücadelelerine yol açıyor.
Her bireyin yaşam hakkı vardır ve her birey; şiddetten, ayrımcılıktan, insanlık dışı ve aşağılayıcı muameleden uzak; eşitlik, özgürlük ve mahremiyet içinde ve ifade özgürlüğüne ve adil yargılamaya erişebildiği bir yaşamı hak eder. UNFPA, kimsenin geride bırakılmaması için, her yerde, herkesin haklarını ve seçimlerini savunuyor. Dünyamız barışçıl ve güçlü bir gelecek için çabalarken, benzeri görülmemiş zorluklarla mücadele ediyor. Kimseyi geride bırakmamak; bu mücadelede, tüm insanların haklarını ve katılımını önceliklendirmek anlamına geliyor. Dünyadaki her bireyin insan haklarını koruyarak, savunarak ve gerçekleştirerek; herkesin haklarını ve seçimlerini güvence altına alabiliriz.
UNFPA İcra Direktörü Dr. Natalia Kanem’in de söylediği gibi; "Bütün insanlar insan hakları bakımından eşit doğarlar. Ve bu haklar, cinsiyet kimliği veya cinsel yöneliminden bağımsız her insan için garanti altındadır."
UNFPA, cinsel sağlık ve üreme sağlığı ile toplumsal cinsiyete dayalı şiddet başta olmak üzere, bireyleri ve toplumları haklarını talep edebilmeleri noktasında güçlendirebilmek için; farkındalık yaratma çalışmaları, eğitimler, yaşam becerilerine dair kapasite geliştirme projeleri ve ulusal insan hakları kurumlarıyla iş birliklerini de kapsayan çalışmalar yürütüyor.
UNFPA Türkiye bu kapsamda, Avrupa Birliği’nin finansal desteğiyle, 2018 yılından bu yana Kilit Mülteci Gruplar projesini yürütüyor. 5 hizmet birimi aracılığıyla; en kırılgan gruplara yönelik; psikososyal destek, hukuki danışmanlık ve vaka yönetimi gibi koruma hizmetleri sağlıyor. Proje kapsamında ayrıca, Aralık 2021'den bu yana, ABD Hükümeti'nin Nüfus, Mülteciler ve Göç Bürosu (PRM) mali desteğiyle cinsel sağlık ve üreme sağlığı danışmanlığı ile, HIV ilaç destekleri veriliyor.
Bu gün ve her gün, her yerde ve herkes için; farklılıklara saygılı, onurlu yaşam ve insan hakları odaklı bir dünya inşaa edebilmek için çalışalım.
