Buradasınız

Hatay'da, Türkiye'yi derinden sarsan yıkıcı depremlerin üzerinden 8 aydan fazla zaman geçtikten sonra Esra ile bir çadır yerleşiminde tanıştık. Gözlerinin sayısız zorluğa tanık olduğu her halinden belliydi. Ona yaklaştığımızda kucağında kızıyla sessizce çadırının önünde oturuyordu. İlk konuşmamızda, o kızına sarıldığında cesaretini derinden hissedebiliyorduk. Deprem sırasında Hatay'da olup olmadığını sorduğumuzda ise düşünceli bir bakışla başını salladı. “Evet” diye yanıtladı, “Buradaydım.” O güne ait anılarını geride bırakmasının ve o zamandan bu yana olan yolculuğunun çok yorucu olduğu açıkça görülüyordu.

Çadır yerleşimine gelişinin ilk birkaç haftasından bahsetmeye başladığında, Esra'nın hikayesi ilham verici bir hal alıyor. Hatay'da ABD Hükümeti tarafından finanse edilen UNFPA Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlık Hizmet Birimi'nin uygulayıcı ortağı HASUDER'in (Halk Sağlığı Uzmanları Derneği) onu dostça karşılayan sağlık çalışanları ile tanışmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiriyor ilk olarak. “Bu doktorlar ve hemşirelerle birkaç hafta önce tanıştım" derken, yüzü minnettarlıkla parlıyor.


Antakya'da geçici bir çadır yerleşiminde Esra ve bebeği çadırlarının önünde oturuyor. © Eren Korkmaz / UNFPA Türkiye

Deprem sırasında hamile olan Esra, UNFPA'in temel ihtiyaç malzemeleriyle dolu anne-bebek kitini edindi ve sağlık çalışanlarından kadın sağlığı ve doğum sonrası bakım hakkında destek aldı. Çocuğuna nasıl bakacağı ve sağlığını nasıl koruyacağına dair bilgiler edindi. "Nasıl emzireceğime dair bilgiler ve sağlığımla ilgili ihtiyacım olan tüm bilgileri aldım" şeklinde açıklıyor aldığı eğitimleri. Sözlerine devam ederken öğrenme konusundaki hevesini gösteriyor, "Söz aracılığıyla değil görseller aracılığıyla eğitim aldım. Bana her şeyi gösterdiler."

Esra sadece aldığı destek için değil, aynı zamanda bilgi yoluyla kazandığı güçlenme için de minnettar. "Yapabildikleri her şeyi yaptılar" diyor. "Meme kanseri farkındalığı ve kendi kendine meme muayenesi gibi bilmem gereken her şeyi anlattılar." şeklinde detaylandırıyor.

On yıldır Türkiye’de yaşayan Esra, üç ay önce Türk vatandaşlığını edindi. Yeni keşfettiği aidiyet duygusuyla, Hatay'da derme çatma bir çadırda yaşamanın içinde olmadığı bir geleceği gözünde canlandırıyor. Kurmayı arzuladığı daha istikrarlı ve güvenli bir hayatı ima ederek, "Burada, farklı bir ortamda yaşamayı planlıyorum" diyor. UNFPA, Esra gibi benzer durumdaki kadınların desteklenmesi için ilk günden bu yana sahada. ABD Hükümeti'nin desteği ve HASUDER'in iş birliğiyle Hatay'daki hamile ve emziren kadınlara destek olmaya devam edeceğiz.